Kayıtlar

Aralık, 2021 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Gün geçtikçe

Gün geçtikçe herkesten beklentim azalıyor, sabrım da öyle. Ciddiye alıp önemsediğim insanlardan herhangi birşeyin arkasında durmasını beklerken daha nerede durması gerektiğini bilmedikleriyle yüzleşiyorum. İnandığım zamana yazık.

Doğrular

Ne güzel olurdu değil mi? Yanlış bildiğimiz her şeyi unutsak. Sadece doğrular kalsa.

Kabulleniş

Bir kabullenişim var benim; susup konuşmadığım, özleyip gidemediğim, sevip asla bırakmadığım, kimselere anlatmadığım, başını hatırladığım, sonunu getiremediğim, bırakmayacakcasına tutunduğum.

Yoksa

Hava soğuk Sabah oluyor Uyanır uyanmaz Yanımda aradığım hangimiz Sen misin ? Yoksa ben miyim? 

Özür

Koparılan bir çiçeği suya koymak kadar gereksizdir kalbe sunulan özür.

Özgürlük

Özgürlük budur belki de Sürekli bir yersizlik Sürüp giden bir yol.

Doğru ve yanlış

Doğru ve yanlış tüm kavramların uzağında bir yer var, seninle orada buluşacağım.

Susarsın

Susarsın; çünkü aşk artık dilinin ucundaki bir kelime değil, uçurumun kıyısındaki son adım olmuştur.

Çıkmak

Bir yerden çıkabilmenin tek yolu, o yerin içinden geçmektir. 

Güçlü olmak

Uzanmış Denizi dinlerken Gökyüzünü izlerken Tek bir şey diliyorum Güçlü olmayı İçimdeki iyiyi yaşayabilecek kadar Azla çok olmayı öğrenebilecek kadar Güçlü olmayı.

Hayat

Hayat bizi yalancı çıkarana kadar bulduğumuz cevapları doğru sanırdık.

Gün gelir

Gün gelir Bir teselliye bile muhtaç yüreğin nihayet soğur Gün gelir Yana yakıla telafisini beklediklerini bile unutursun Gün gelir Dokunsa bile seni kıranları affeder Gün gelir Dokunsan bile kırılanlardan vazgeçersin.

Bakmadım

Bana kimse sen gibi baktı mı bilemem Ama ben kimseye, sana baktığım gibi bakmadım.

Gerçek

Çünkü gerçek hep can yakardı. Oysa hangi gerçek bir yalan kadar insanın canını yakar şu dünyada.

Yolcu

Uzun bir yoldan gelen Tedariksiz bir yolcuyum Yaralı yarasız sevdalardan geçtim Koynumda bir beyaz kağıt boşluğu Her şeyi anlattım olan olmayan, acıtan sancıtan Bilsem ki sana varmak içindi bütün mola sancıları Sana bakmak suya bakmaktı Sana bakmak, bir mucizeyi anlamaktı. 

Ateş ve su

Zamanın içindeyim Ve senin dışında Sen zamana yenik düştün Ben sana Gözlerimdeki yaşlar kadardın Damladıkça düştün Düştükçe kurudun Ağaçtan düşen yaprak misali Sonra toprak oldun Uğruna canından geçeni yakacak kadar ateştin Bense o ateşi söndüremeyecek kadar su Su ile ateşin birlikte olabileceği kadar Yok olanla olmayan arasındaki fark kadardık işte.

Son soru

Aramız iyi sandığım insanlarla Aslında ben çabaladığım için iyi olduğumuzu Çabalamayı bıraktığımda Yanımda sandığım insanların da aslında Yanımda olmadıklarını Onlara koşmayı bıraktığımda anladım Geç kalınmış ama insanı güçlendiren bir farkındalık bu Sana son sorum şu Yazan elimi tutmak varken Yazdığım satırlarda kendini okumak iyi geliyor mu sana?

Yine de

Yine de biri çıksa, nasılsın dese alışkanlıkla iyiyim diyeceğim Kederli olduğumda söylenemez zaten Buna sebep de yok çünkü Ne taze bir ölüye sahibim, ne felaket geçirenlerim var Dedim ya oturuyorum öylece İyi ki etrafımda kalbimi tanıyanlar yok.

Söyleme

Anlamayacak olanlara söyleme sakın, bilebileceğin en güzel şeyleri.

Karmaşa

İyi değilim ama kötü de değilim. Havanın kapalı olup yağamaması gibi. Sevinemiyorsun da üzülemiyorsun da. Böyle içinde bir şey eksik de anlayamıyorsun ama biliyorsun bunu. Arada kalmışlık, hiçlik, nedensizlik ve nereye gittiğini bilememek. Bir karmaşanın içindeymiş gibi.

Var mıydı?

Var mıydı bir şeyler bekleyen yüreğimin eskittiklerinden. 

Gel

Gel bekletmeden Güneş batıyor Deniz hayli dalgalı Gün bitmesin Sen denizi Ben seni seyretmeden.

Bitmek bilmezsin

Ve sen geçersin içimden Bitmek bilmezsin.

Kalbim

Kalbim, kalbinde yaşıyor Hiçbir hayalimde eksilmedi yüzüm Her yaşadığımı anlattım sana Geceleri sanaydı hüznüm Yanımda değilsen de kalbimdesin hala İlk günkü gibi duruyor hasretin Unutmuyor insanda azalıyor zamanla Kavuşamadık belki ama inan bana ayrılmadık da. 

Buluşalım

Aynı saatte Aynı şiirde Aynı satırda Yıldızlar eşliğinde buluşalım.

Şimdi ve sonra

Şimdi ve bundan sonra, sana ve kendime itiraf etmekte hala fazlasıyla zorlandığım bazı şeyleri suskunlukla geçiştireceğim. 

Yaşıyorsun hayatı

Geri dönmeyecek  Birini bekliyorsun yani Birinin sensiz olamayacağını Fark etmesini umarak Yaşıyorsun hayatı.

Keşke

Keşke diyorum keşke Hiç bir şey bilmeseydim Suya bakıp dursaydım ömrüm boyunca Bir ırmak kenarında Bir deniz ortasında Yada kalbim Sınırsızlığın müziğini bulmuş Varlığına kendini bırakmış Bir okyanusa kansaydı keşke. 

Unutma

Unutma, herkes birilerinin yarasını taşır uzaklara. 

Neden

Bense bütün konuşulanları bir kenara bırakıp, olması gerektiği için değil, basit bir öylesine'nin arkasına saklamak için sevdim seni. Sen bana neden diye sordukça ben bir nedene ihtiyacım olmadığını tekrar tekrar söyledim. Nasıl dedin, bilmiyorum dedim. Ne kadar dedin, bir ölçüm yok dedim. Bu dünyada kelimeler ve nedenlerin açıklamasıyla anlam bulan bir tek aşk yoktur ki zamana yenilmesin. Benimkisi öylesine bir şey dedim, çünkü bildiğimi sandığım her şey gün geçtikçe kendi olmaktan çıktı. Oysa ben bir tek sen kal istedim, en çokta bu yüzden öylesine sevdim seni. Sorma artık, kim kimi neden sever bilmem, ben seni manasız ancak ömürlük sevdim. Ömür ne kadarmış onu sor, sen ne kadarsan ömürde o kadardır diyeyim.

Bir hal

Birbirine yaklaşarak Ve ayrılarak birbirinden Birbirini tamamlayan Tamamladıkça var Tamamladıkça yok olan Bir haldi bizimkisi.